George Floyd’un bir Minneapolis polis memurunun elinde trajik bir şekilde öldürülmesiyle tetiklenen ırkçılık ve polis şiddetine karşı protestolar Amerikan’ın büyük eyaletlerinde, şehrinde ve dünyanın dört bir yanındaki ülkelerde ortaya çıktı. Pek çok yerde protestocular, polisin göz yaşartıcı gaz kullanmasının yoğun bir direnişiyle karşılaştı. Peki göz yaşartıcı gaz nedir?

Biber Nazı Nedir?

Göz yaşartıcı gaz belirli bir kimyasal değildir ve ismine rağmen genellikle bir gaz bile değildir. “Göz yaşartıcı maddeler” olarak kullanılan birkaç farklı bileşik vardır. Çoğu oda sıcaklığında katı haldedir ve kullanım için sıvı veya gaz dağıtıcı maddelerle karıştırılır.

Biber Gazı Nereden Geliyor?

Göz yaşartıcı gazlar, I.Dünya Savaşı’ndan beri orduların uğraştığı bir şeydir. Hem Fransa hem de Almanya savaşta göz yaşartıcı tahriş edici maddeler geliştirdi ve konuşlandırdı.

ABD Ordusu Muharebe Araştırmaları Enstitüsü’ne göre, Almanlar 1914’te bir gün süren çatışmalar sırasında yaklaşık 3000 göz yaşartıcı gaz mermisi ateşledi, ancak alıcı taraftaki İngiliz birlikleri “hiçbir kötü etkiye maruz kalmadı ve kimyasal saldırı altında olduklarından asla şüphelenmediler.”

Kısa bir süre sonra, Almanlar olaylara daha iyi hakim oldular ve büyük bir etki için yaşarmaya neden olan gazları kullanmaya başladılar. 1916’da, bir Fransız siper sistemine 2000 mermi ateşlediler ve 2400 Fransız askeri geçici körlük, öksürüyor ve göz yaşarması ile boğuşurken kısa sürede kendilerini koruyucu gözlük takan Alman birlikleri tarafından çevrelenmiş halde buldular.

Aktif bileşeni, 2-klorobenziliden malononitril, 1928’de Amerikalı kimyacılar Ben Corson ve Roger Stoughton tarafından sentezlendi (CS, Corson ve Stoughton’un kısaltmasıdır). Onu kullanan göz yaşartıcı gaz, 1950’ler ve 60’larda geliştirildi ve test edildi.

Biber Gazı Neye Yol Açar?

Gözyaşı gazları, gözlerin, burnun, ağzın ve akciğerlerin mukozalarını tahriş eder ve yaşarma, öksürme, yanma ve batma hissine neden olur; göğüste sıkışma ve nefes almada zorluk. Daha yüksek konsantrasyonlarda maruz kalma, mide tahrişine ve kusmaya ve ishale neden olabilir.

Alman toksikolog Uwe Heinrich’e göre, gazı metreküp başına 1 mg konsantrasyonda dağıtmak tahriş semptomlarına neden olacaktır. Oradan işler çok çabuk bozulur. Metre küp başına 10 mg’lık bir konsantrasyon, eğitimli askerleri bir bölgeden çekilmeye zorlayabilir.

On ila 20 mg / m3 veya daha fazlası, ciddi yaralanmaya veya mağdura ve maruziyet koşullarına bağlı olarak ölüme neden olabilir. Bir İsviçre tıp dergisinde bildirilen bir olayda, sağlıklı bir yetişkin adam bir binanın içindeyken sadece bir gram CS içeren bir göz yaşartıcı gaz bombasına maruz kaldı.

Hızlı bir şekilde, aşırı sıvının akciğerlerin hava keselerinde toplandığı ve nefes almada zorluğa neden olduğu bir durum olan toksik pulmoner ödem geliştirdi ve sadece haftalarca tıbbi tedaviden sonra iyileşti.

Duke Üniversitesi anesteziyoloji profesörü Sven-Eric Jordt OneZero’ya, göz yaşartıcı gazın vurulması sizi grip veya COVID-19 gibi solunum yolu hastalıklarına daha duyarlı hale getirebileceğini söyledi. Kapalı bir ortamda göz yaşartıcı gaza uzun süre maruz kalmak, glokom, körlük, solunum yetmezliği ve hatta ölüm gibi uzun vadeli yaralanmalara neden olabilir.

Ve göz yaşartıcı gaz aslında bir katı olduğu için, parçacıkları düştükleri giyim, yiyecek, hayvanlar ve bitkiler gibi her yüzeyi kaplayabilir. Göz yaşartıcı gazla ilişkili çevresel zararın boyutu iyi çalışılmamıştır, ancak kimyasal muhtemelen hava kirliliğine de katkıda bulunmaktadır.

Kaynak: mentalfloss.com